4 Mayıs 2010

Hande Yener'le Dünden Bugüne/Akustik by Mirac Rüzgar

Ayaklı Etkinlik Takvimi'den davetiye kazanarak Tekirdağ Rakısı sponsorluğundaki Hande Yener'le Dünden Bugüne/Akustik konserine giden Mirac Rüzgar'ın kaleminden Perşembe gecesini aktarıyoruz sizelere. :)


Hande Yener hakkında ona buna özeniyor deniyor, popa döndü elektronikte tutunamadı diye atılıp tutuluyor, giyim tarzı, farklı klipleri hakkında sürekli konuşuluyor. Kim kimden esinlenmeden, ilham almadan bir iş yapıyor ki. Kendisi de 29 Nisan Ghetto konserinde iğneleyerek de olsa belirtti Lady GaGa’yı sevdiğini. “Apayrı” albümünden itibaren başladığı açık şekilde görülen ve zaten devam etmesi de gereken bu değişim kaçınılamaz. Şu ana kadar bu değişimin meyveleri hep güzel oldu. Bundan sonrası için zamanında eleştirdiklerini kendisinin yapmaması tek dileğimiz. Benim içinse eskiden orda burada denk gelince dinlediğim Hande Yener şarkıları “Nasıl Delirdim” ile birlikte artık playlistime giriş yapmıştı. Ondan sonrasında bir yandan çıkan albümleri takip ederken, diğer yandan da konser haberlerini kovaladım. Ghetto’da Akustik bir konser olduğunu görünce iş güç arasında, hafta içi de olsa giderim dedim ve bir de üstüne davetiye kazandım. Yüksek tavanı ile izleyicilerin boğulmadığı ve rahat rahat dans edebildiği bir mekan Ghetto. Üst kattaki balkon ve teras da kapalı alanda, kalabalıkta durmak istemeyenlere mükemmel bir alternatif sunuyor. Ses düzeni ve hizmet de gittiğim tüm konserlerde harikaydı. E bir böyle bir mekanda gerçekleşecek Hande Yener konseri için davetiyesi olunca insanın bize sadece içeri girip içkilerimizi yudumlarken konserin başlamasını beklemek kaldı.

Sevenlerini çok bekletmeden çıktı sahneye, çıkar çıkmaz da incelemek üzere uzak gözlüklerimi taktım. Kıyafeti, aksesuarları kendi tarzına özgü, oldukça başarılıydı – saçları, duruşu da öyle. İlk şarkıları “Hande’ye Neler Oluyor” albümündendi. Benim konsere gitmeden önce bu albümdeki favorim kesinlikle “Yasak Aşk” olmuştu ama özellikle “Çöp” gibi duygusal parçaları da oldukça tutulmuşa benziyor. Son albümde kısmen başarısız ve önceki albüm ve tarzına kıyasla uyumsuz bulduğum şarkı tahmin edebileceğiniz gibi Bodrum’du. Hande Yener konserde bu şarkıyı ilk kez söylediğinde belimi yavaş yavaş kıvırırken bir baktım ikinci kez çalıyorken ellerim havada zıplıyorum. Yani Bodrum bu yaz Türkiye’nin hiti olur evet ama benim bu yaz hitim kesinlikle “Yasak Aşk” olarak kalacak, orası kesin. Akustik öğelerle farklı bir tat katılan şarkılardan anladık ki akustik olsun, elektronik olsun, pop olsun fark etmiyor; Hande Yener her türlü dans ettiriyor ve hep bir ağızdan söylettiriyor şarkılarını. Ah bir de gerilerden sesimi duyurmaya çalıştım “Hipnoooz” diye bağırarak ama dinleyemedik, o da olsaydı Ghetto konseri benim için gerçekten çok keyifli olacaktı.

Hande Yener’in sesini canlı dinlemek ve sahnedeki o kendine özgü hafif şımarık tavırlarını görmek, bitmek bilmeyen enerjisini, dansını izlemek oldukça keyifliymiş. Ghetto konserinden sonra Hande Yener hakkında aklımdaki soru işaretlerinin üzerini çizdim, tekrar izlemek bir sonraki fırsatı bekliyorum desem yeridir.

Konserden daha çok kare için: Hande Yener'le Dünden Bugüne/Akustik by Ozan Eicher

Hiç yorum yok:

 
.fc-sectitle { color:#FFFFFF!important; }