9 Mayıs 2010

Absolut Modern Perşembeler Vol. III

Geçtiğimiz Salı günü Absolut ve İstanbul Modern'in ortaklaşa düzenlediği Absolut Modern Perşembeler Vol. III'e davet eden bi' mail aldık Absolute'tan. İlk 2 organizasyona çeşitli sebeplerden dolayı katılamamış olsak da bu seferkinin kaçmayacağı davetiye mailinin geldiği dakikada belli olmuştu.

Davetiyeler elimizde, arkadaşlar yanımızda, tanıdıklar İstanbul Modern'de... Her ne kadar İstanbul Modern'e birçok kez gitmiş olsam da o geceki kadar ultra kibar ve yardımsever güvenlik görevlilerine rastlamamıştım. İstanbul Modern'in restoran kısmına girdiğimizde Tulu ve Volkan bizleri karşılayarak gece ve ortam hakkında bilgilendirdiler. Hemen sonrasında ise girişte bulunan ipince ve upuzun kızlar (ki yazının sonunda geceye dair fotoğraflar için link verdiğimde kimlerden bahsettiğimi anlayacaksınız) bizlere içki ikram etti. O kadar kalabalığı İstanbul Modern'in restoran ve terası nasıl kaldıracak diye düşünürken gördüm ki hiç de öyle insanın üstüne üstüne gelip, boğan bi' kalabalık yoktu. Yanlış anlaşılmasın, iğne atsan yere düşmez vaziyetteydi. Sadece rahatsız edici bi' kalabalık yoktu. Şık şıkırdak insanlar, şerefe sesleri, patlayan flaşlar derken gecenin fotoğrafçısı olan Franz ile karşılaştık. Ayak üstü edilen 3-5 dakikalık muhabbetten sonra geceye katılan diğer arkadaşları arama peşine düştük. Barış ve Pınar'ı bulduktan sonra baktık muhabbet güzel, ortam süper, içkilerin biri gidiyor biri geliyor ayaküstü de olsa atıştıracak bir şeyler aranmaya başladık; fakat öğrendik ki içki haricinde hiçbir şey yokmuş!!! Bütün gecenin güzelliğine resmen gölge düşüren bu haber sebebiyle suratlar asıldı, homurtular başladı haliyle.

Gerçekten yapıcı eleştiri anlamında şunu söylemek istiyorum. Böyle bi' gece düzenliyorsanız, içki odaklı bi' organizasyon yapıyorsanız mutlaka ama mutlaka çerez bile olsa içkinin yanında insanlara bir şeyler vermek durumundasınız. Gecenin konsepti, şu, bu gibi sebepler çok üzgünüm ama affedilebilir nedenler değil... Umuyorum bi' sonraki düzenlenen Modern Perşembeler'de içki yanında sunulacak çerez vb. şeyler unutulmaz da insanlar sırf açlık yüzünden ortamı terk etmek durumunda kalmazlar. Şaka değil, gerçekten vardı örnekleri... İçkiler bittikçe sırayla bar kısmına gidip bar başına tünemiş olan ve neredeyse 6'şar 6'şar içki isteyenleri atlatıp içkilerimizi alırken öğrendik ki sadece portakallı, yaban mersinli, ahududulu, mandalinalı gibi belirli içkileri sunuyorlarmış. Biraz yüz ekşiten tatlar olmasına rağmen portakallının ne kadar güzel olduğunu da öğrenmiş olduk bu arada :)

Müzikler için ayrı bi' paragraf ayırıyorum; çünkü bu kadar iyi duyulan, bu kadar rahatsız etmeyen ve bu kadar arka arkaya güzel şarkıların çalındığı bi' geceye dahil olmamıştım sanırım. O sebeple Emre Ataker'e (aka Renensefalon) binlerce teşekkür!

Absolut da bi' o kadar teşekkürü hak ediyor. Böylesine zarif bi' mekanı organizasyonlarına seçtikleri için, özellikle de gece 1'e doğru insanların hafiften kafalarının güzel olmaya başladığı zamanlarda önünü alamayacakları durumlara karşılık hemen önlem alarak geceyi ufak ufak noktaladıkları için ve de böyle bi' geceye dahil olmamızı sağladıkları için teşekkürler. Umarım vol. IV ve diğerlerinde ufak şeyleri telafi etmiş olarak dört dörtlük organizasyonlara imza atarlar...

Franz von Bodelschwingh'in çektiği fotoğraflardan birkaç tanesine buradan bakabilirsiniz: Absolut Modern Perşembeler vol. III

Hiç yorum yok:

 
.fc-sectitle { color:#FFFFFF!important; }