25 Aralık 2010

Yora Konseri Davetiye Sorusu!!!

25 Aralık Cumartesi akşamı Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Yora konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!



Sorulan soruya mail atarak cevap veren ilk 3kişi davetiyelerin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

"Yora grubu dünyaca ünlü hangi müzik sitesinin İstanbul'da yaptığı şovlara dahil olmuştur?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

23 Aralık 2010

Redd Softcore Unplugged Davetiye Sorusu!!!

Renault sponsorluğunda 25 Aralık Cumartesi akşamı Babylon'da gerçekleşecek olan Redd konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!

Sorulan soruya mail atarak doğru cevabı veren 1.-5. ve 8. kişi davetiyenin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

"Redd grubunun hangi şarkısı Norveç, Belçika, Fransa, İzlanda, İrlanda'da müzik listelerine girmeyi başarmıştır?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

22 Aralık 2010

Archive DJ Set Davetiye Sorusu!!!

22 Aralık Çarşamba akşamı Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Archive DJ Set için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!

Sorulan soruya mail atarak cevap veren 1.-4. ve 5. kişiler davetiyelerin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

"Archive grubu hangi tarihte (gg/aa/yy) İstanbul'a gelerek konser verdi?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

21 Aralık 2010

Archive DJ Set @ Bronx Pi Sahne, 22.12.2010

Geçtiğimiz aylarda verdikleri muhteşem konser ile Türkiye'deki fanlarıyla ilk kez bir araya gelen dev kolektif Archive'ın kurucularından grubun isim babası Rosko John, özel bir DJ set ile İstanbul'da


Grubun müzikal geçmişindeki belirleyici yapısı ve nitelikli vokalleriyle Archive kolektifinin en karakteristik üyelerinden olan Rosko bir çok ülkede yıllardır Basterdized Inc. adı altında gerçekleştirdiği solo performanslarıyla da tanınıyor.

'96 cikisli Londinium'dan son albüm Controlling Crowds'a uzanan Archive tarihinin önemli hitleri ve kendi mixleriyle karşımızda olacak olan Basterdized Inc. 22 Aralik gecesi ilk kez Bronx Pi Sahne'de!

Archive DJ Set'in 22 Aralık'ta Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek performansı için 3 adet çift kişilik davetiye yarın Ayaklı Etkinlik Takvimi'nde...

20 Aralık 2010

Sakin Konseri @ Bronx Pi Sahne - Kaan Temizkan

Ayaklı Etkinlik Takvimi'nden davetiye kazanarak Sakin konserine giden Kaan Temizkan'ın kaleminden konseri aktarıyoruz sizlere. :)

Bronx Pi Sahne'ye gitmeden önce bir şeyler içelim dedik ama demez olaydık. Cuma akşamı kalabalığını unutmuşuz. Kalabalıklar yarıldı, Küçük Beyoğlu'nda konsere gidilecek arkadaşlarla buluşuldu, boş masalar ayarlandı, biralar tokuşturuldu, alelacele içildi ve Sakin'e doğru yol alındı. 5-10 dakika gecikmeyle mekana girildi.

Vestiyer ücretinin olmadığını öğrenmemizle, mekana girerken ki enerjimiz daha da katlandı. Nedense vestiyer ücreti beni hep rahatsız etmiştir. Üstelik pek güven de duymam, bunu da belirtmeden edemeyeceğim efenim.

Bronx Pi Sahne'nin doluluk oranı gayet iyiydi, fakat geç kalmış olmamız bize doğru düzgün bir yer bulma konusunda sıkıntı yarattı. Sahneye yakındık, ama yol ağzında bulunmamız, insanların ve bira pazarlayan arkadaşlarımızın müdahalelerine sık sık maruz kalmamıza sebebiyet verdi.
Sahneye doğru gözlerimizi diker dikmez pembe ışığın abartılığından rahatsız olduğumu farkettim. Peki ya sahnenin önünde duran güvenlik görevlisine ne demeliydi? Ne denilebilirdi ki?
Sakin'i daha önce birçok kez canlı izlemiş ve dinlemiş biri olarak söyleyebilirim ki, dinleyici kitlesinde gözle görülür bir biçimde değişim var. Popülerliğin Sakin'e yaramadığını düşünenlerdenim, antiparantez ifade etmek isterim.

Konserin geneli itibariyle ses sistemiyle ilgili sorunlar yaşandığı barizdi. (Babylon dışında, ses sisteminde sorun yaşanmadan bitirilmiş bir konser daha izleyemedik İstanbul'da efenim.)
Ortada ya Sakin'den ya da mekandan kaynaklı bir problem vardı. Özellikle Özdemir Dereli'nin gitarının tonu konser boyunca kulakları tırmaladı. Ben daha önce bir Telecaster'dan böyle bir ses çıkdığını duymamıştım. (Fazla tizdi, kusura bakmasın.)


Konserin ilerleyen kısımlarında basın sesinin yükseldiğini ve bütün sorunları telafi etmeye çalıştığı hissine kapılmadım değil. Davulda Soner Özışık'ın tekniğini başarılı bulan biriyim ama açıkcası onun da çok tok gelen tonları yer yer beni rahatsız etmedi desem yalan olur. Yeni albümden çaldıkları bir şarkıda kullandığı ilginç tekniği her ne kadar arkadaşlarla çözemesek de (Güvenlik görevlisinden dolayı Soner'i göremediğimizden olabilir), kulak kabartmayı ihmal etmedik. Davuldan adeta elektronik bir ritim geliyordu, şarkıya çok yakışmıştı.

Vokal performansı yine mükemmele yakın olan Onur'a da teşekkürleri bir borç biliyorum. Sahne duruşu, enerjisi ve güler yüzüyle tek başına bile, sakin için olumlu şeyler söylememizi gerektiren performanslarından birine imza attı. Eski şarkılardan eski tadı alamadık ama yeni şarkılardan güzel yeni tadlar aldık. Son birkaç yıldır konserlerinde çalmayı ihmal etmedikleri "Amazing" cover'ı elbetteki gecenin en eğlenceli anlarını yaşattı.

Daha iyi tonlarla, daha iyi ses sistemleriyle ve daha profesyonel ışıklarla başka konserlerde görüşmek üzere...

18 Aralık 2010

Are You LOUD Enough Yarışması Sonuçlandı!

Ayaklı Etkinlik Takvimi'nden LOUD kazanan 5 talihli belli oldu!


Günlerdir yorum üstüne yorum aldığımız LOUD yarışması nihayet sonuçlandı. Random.org ile yaptığımız çekilişe göre aşağıda ismi geçen arkadaşlar Tommy Hilfiger'ın yeni parfümü LOUD'u kazandı. Kendilerini tebrik ediyor, yorum yazarken ekledikleri e-mail adreslerini sık sık kontrol etmelerini öneriyoruz:

Osman Seven
Cem Demir
Barış Evren Erdoğan
Gülcan Cantürk
Ozan Turgut

Çekilişe katılıp kazanamayanlar, hatta çekilişe hiç katılmamış olanlar üzülmesin çünkü çok daha büyük bir hediye kazanma şansına sahipler. LOUD'un Facebook sayfasında yapılan yarışmaya göndereceğiniz LOUD temalı çığlık fotoğrafları arasından en çok oyu alan, Tommy Hilfiger imzalı Gibson gitar sahibi olacak! Bunun yanı sıra yüzlerce LOUD parfüm, deodorant, makyaj ve traş çantası, ve t-shirt de sahiplerini arıyor olacak!

Facebook'taki yarışma da mı kesmedi? Olsun, bu kez de 97.2 Metro FM yanında! 24 Aralık'a kadar Mehmet Akif ve Arzu Kaya’nın 09:00-10:00 ve 17:00-18:00 saatlerinde yapacakları LOUD kazandıran programı dinleyebilirsin.

17 Aralık 2010

Sakin @ Bronx Pi Sahne, 17.12.2010 Davetiye Sorusu

17 Aralık Cuma akşamı Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Sakin konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sakin'in şarkılarından birinde geçen "birden susarsa bütün yenilgiler..." cümlesinden sonra gelen ilk cümleyi plnekmekci@gmail.com 'a gönderen ilk 3 kişi davetiyenin sahibi olacak.

Maillerinizi bekliyorum!

Melissa Auf der Maur @ Salon İKSV, 17.12.2010 Davetiye Sorusu

17 Aralık Cuma akşamı Salon İKSV'de gerçekleşecek olan Melissa Auf der Maur konseri için 1 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sorulan soruya mail atarak doğru cevabı veren ilk kişi davetiyenin sahibi olacak. O halde geçiyorum soruya:

"Melissa Auf der Maur daha önce hangi gruplarda bas gitarist olarak yer almıştır?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

Beady Belle @ Ghetto, 17.12.2010 Davetiye Sorusu

Carlsberg sponsorluğunda 17 Aralık Cuma akşamı Ghetto'da gerçekleşecek olan Beady Belle konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sorulan soruya mail atarak doğru cevabı veren ilk 3 kişi davetiyenin sahibi olacak. O halde geçiyorum soruya:

"Beady Belle'nin bu Eylül ayında çıkarttığı stüdyo albümünün adı nedir?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

16 Aralık 2010

Handsome Furs Konseri Davetiye Sorusu!!!

16 Aralık Perşembe günü Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Handsome Furs konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sorulan soruya mail atarak cevap veren ilk 3 kişi davetiyelerin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

"Handsome Furs grubunun ismi nereden gelmektedir?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

15 Aralık 2010

6. İstanbul Animasyon Festivali

Bu sene altıncısı düzenlenen İstanbul Animasyon Festivali, 16-19 Aralık tarihlerinde Pera Müzesi'nde.


Her sene olduğu gibi son 2 senenin en iyi animasyon filmlerini programına dahil eden İstanbul Animasyon Festivali, seyirciye animasyon dolu 4 gün yaşatacak. Yarışma dahilinde katılan filmler arasında ünlüler de yeni cevherler de var. 2010 Oscar ödüllerinde en iyi kısa animasyon filmi ödülünü alan Logorama festivalin öne çıkan filmlerinden biri. Alternatif bir Hansel ve Gratel hikayesi olan Hansel and Gretel: The True Story, dünyaca ünlü yönetmen Tomek Baginski'nin son filmi The Kinematograph ve bu seneki festivallerin gözdesi The Cat Piano yarışma dahilinde gösterilecek 140 filmden sadece bir kaçı. Yarışmaya Türkiye'den de katılan 33 film en iyi Türk kısa animasyon filmi olmak için yarışacak.

2010 senesinde dünyanın en önemli festivallerinde ödül alan filmler de İstanbul'da seyirciyle buluşacak. Annecy, Ottawa, Hollanda ve Melbourne Animasyon Festivallerine gidememiş meraklılar festivallerin en iyilerini izleme şansı bulacak.

Festivalde ayrıca atölye çalışmaları da olacak. Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Berat İlk pixelation atölyesi gerçekleştirecek. Maltepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Burak Şahin karakter tasarımı üzerine bir atölye çalışması yapacak. Bu çalışmalara katılmak isteyenler festivalin internet sitesini takip ederek kayıt yaptırabilecek.

Festival programına buradan ulaşabilirsiniz.

Sophie Ellis Bextor @ Babylon - Onursal Külahlıoğlu

Ayaklı Etkinlik Takvimi'nden davetiye kazanarak Binboa sponsorluğunda gerçekleşen Sophie Ellis Bextor konserine giden Onursal Külahlıoğlu'nun kaleminden konseri aktarıyoruz sizlere.


[özür dilerim, affedersin, özür, arkadaşlar ileride de. (yalan!)]
Nihayet kalabalığı yararak önden 4. ya da 5. sıradayız.

Babylon tıklım tıklım, beklendiği gibi, her şey çok güzel. 23:30'da bir pırıltı, Sophie sahnede. Ama hayır, kıyafetini sevemedim ilk önce, o ne öyle yahu? etek-şort mu? Ya da her ne deniyorsa işte ondan. Elbisenin siyah olması güzel fakat yaka ve manşetler yaldızlı, sarı. Hatırlıyorum çok eskiden önemli günlere giderken galiba annem giyerdi böyle kıyafetleri.

Tekrar bakıyorum, ama Sophie işte, yakışmış, hem de çok güzel olmuş işte. (Tabii ki Efes One Love'daki elbiseyle görmeyi tercih ederdim.)

"Dial My Number" geliyor, kalabalık dünden hoplamaya zıplamaya hazır, tabii ki biz de kafamızın güzelliğiyle beraber katılıyoruz onlara.

"Bittersweet", hız kesmeden devam, "Take Me Home", bir şey dikkatimi çekiyor, Sophie iyi dans edemiyor gibi, yeri dar diye mi acaba, tamam istekli ama bir şeyler var, iyi dans çıkmıyor. Böyle düşünürken "Me and My Imagination" geliyor, vokal çok temiz, çok iyi, zaten babylon ses düzeni gayet kaliteli olduğu için hiç bir pürüz yok şu ana kadar.

"What Have We Started" ile tempoyu düşürüyor, kalabalık sahneye çıkacak yoksa :) Arada cep telefonları kameralarına gülücükleri de eksik etmiyor. (Bir ara, bilen bilir Serpil Çakmaklı pozu bile çıkardı.) Hayranlar sürekli fotoğraf çekme telaşında.

İşte ne de güzel "Starlight" diyor, herkes hayran bakakalıyor. Bütün kalabalığın gözlerinin içine bakmayı da ihmal etmiyor. Starlight etkisiyle "Rebellion" geçiyor.

"Can't Fight This Feeling" sırada, arada bize söyletiyor, evet Sophie bence de "we should be lovers!" Suratıma bir tokat, yüzüğü, adeta gözüme giriyor, Evli ve iki çocukluydu, di mi? :)

Klasikler üst üste, "Get Over You", "Lady" ve "Groovejet" bağlantısı sonra "Sing It Back", bu kısım da, bağıra çağıra, bam-güm geçiyor, ön taraflar çok çılgın, arkalar ise daha çok hayranlıkla izlemekte. Performansta şu an parabolün üst noktasındayız, fakat galiba o üst noktanın aşağıya inme niyeti yok.

Şimdi burası çok özel, "Heartbreak"e geliyoruz, bambaşka, yüz ifadesi bile değişti, ciddileşti, çok önemli onun için bu parça.
Sahnede kalsın, 100 defa söylesin, ben yemeyeyim, içmeyeyim, dinleyeyim, o durumdayım, ne derse desin yapayım o anı tekrar yaşamak için, Sophie galiba bütün performansıyla yüklendi bu parçaya. Büyülendim, beraber bağırıyoruz.

Heartbreak makes me a dancer, dancer
DJ give me the answer, answer
Love, stop getting me down, down, down

Ve gidiyor, ben hala Heartbreak etkisi altındayım, sözleri, tılsımı beynimde yankılanıyor hala. Geri gelmiş -bis- (kalabalık ısrarlı)
Geri gelmese de olur, ben büyülenmişim, çoğu kişi büyülenmiş, etki "Murder On the Dance Floor" da azıcık geçiyor. (bu arada 3 parça ekledi)

Bir ara "sizi UK'ya götüreyim mi, benimle gelir misiniz?" diye sormuştu, evet Sophie, o sıra Babylon'da bulunan çoğu kimse gibi ben de seninle gelirim.

Her şeyi başka güzel bu kadının, sesi başka, gülüşü bir başka...

14 Aralık 2010

Meat The Beetles Konseri Davetiye Sorusu!!!

14 Aralık Salı günü Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Meat the Beetles konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sorulan soruya mail atarak cevap veren ilk 3 kişi davetiyelerin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

"The Beatles'ın en sevdiğiniz ve bu akşam Meat The Beetles grubu tarafından çalınsın istediğiniz parça hangisi?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

123 @ Salon, 14.12.2010

Aralık ayında piyasaya sunmaya hazırlandıkları yeni albümlerinin tanıtım konseri için 123, 14 Aralık'ta Salon'da sahne alıyor.


Berke Can Özcan, Burak Irmak, Dilara Sakpınar ve Feryin Kaya'dan oluşan dört kişilik ekip 123 (bir, iki, üç) üçüncü çalışması olan "arve"yi Aralık ayında piyasaya sunmaya hazırlanıyor.

2009 yılında ilk albümleri "aksel"i kendi plak şirketleri olan "aisha records" üzerinden yayınlayan 123, bu albümle birlikte 230 sayfalık bir illüstrasyon kitabı çıkarmıştı. Bu kitap "aksel" hikayesini oluşturan bir üçlemenin başlangıcıydı. İlk albüm çalışmasının ardından Mayıs ayında "stereo love" adındaki EP'sini yayınlayan grup aynı ay içerisinde Eskişehir Senfoni orkestrasıyla sahne alarak sevenlerini şaşırtmıştı. Grup şimdi ise "arve" adlı üçüncü çalışmasıyla aksel hikayesine kaldığı yerden devam ediyor.

Bir yıla aşkın süredir çalışmaları süren ve 14 şarkıdan oluşan "arve" yine aisha records üzerinden piyasaya sürülecek. "arve"nin altyapıları grubun İstanbul'daki kendi stüdyosunda, vokal kayıtları Stockholm'de, miks'i ise New York'ta yapıldı.

123, albüme adını veren parça "arve" için dünyaca ünlü trompetçi Arve Henriksen ile çalıştı. Grup müzikseverleri merakla beklenen hikayesinin devamına davet ediyor. 123'ün yeni albümü "arve" 15 Aralık'ta hem kitap ve CD versiyonu hem de sadece CD versiyonu ile CD marketlerde satışta olacak.

13 Aralık 2010

Are You LOUD Enough?

Grammy müzik ödüllerine aday gösterilen başarılı İngiliz Ting Tings grubu dünya çapında LOUD’un sesi ve ruhu olurken Ayaklı Etkinlik Takvimi 5 kişiye LOUD armağan ediyor.

Grup solistleri Katie White ve Jules DeMartino LOUD’a özel olarak “We’re Not the Same” parçasını bestelediler. LOUD’u fikirleriyle şekillendirdiler, aynı zamanda pazarlama kampanyasının sesi ve yüzü oldular. LOUD birçok fikrin birleşiminden, müzik, film ve parfüm konusundaki en yetenekli kişilerin yaratıcı katkılarından doğmuş bir parfüm.

Ayaklı Etkinlik Takvimi olarak "Are You LOUD Enough?" sorusunu başka bir açıdan ele alarak sizlere soruyoruz. Bu post'un altına yorum olarak sorumuzun cevabını verenler arasından yapılacak çekilişle belirlenen 5 kişiye Tommy Hilfiger'ın yeni kokusu LOUD'u armağan ediyoruz.

"Hangi konserde, hangi şarkıyı avazınız çıktığı kadar bağırarak söylediniz?"

Unutmadan kulağımıza gelen dedikoduları da hemen paylaşalım. LOUD'un resmi Facebook sayfasında da hakeretlenmeler başlayacakmış. Takipçilerini çeşitli ses getirecek sürprizlerle sevindirecekmiş.

Ufak hatırlatmalar:
* 16 Aralık Perşembe gece yarısına kadar gönderilen cevaplar çekilişe katılacaktır.
* Kazanmanız durumunda size ulaşabilmemiz için yorumlarınıza ad, soyad ve e-mail adresinizi eklemeyi unutmayın.

Chromatics: Diskonun Karanlık Işığı - Evren Aşık

Ayaklı Etkinlik Takvimi'nden davetiye kazanarak Chromatics konserine giden Evren Aşık'ın kaleminden konseri aktarıyoruz sizlere. :)

Amerikalı elektro-pop grubu Chromatics, 9 Aralık gecesi Bant dergisinin davetlisi olarak Salon İKSV’de, tıpkı kendilerinden 2 gece önce aynı salonda çalan These New Puritans gibi 55 dakikalık oldukça kısa, ama etkisi hayli yüksek bir konser verdi. Chromatics’in müziği de tıpkı These New Puritans’ın müziği gibi karanlığıyla baş döndüren, melankolisiyle içinize işleyen bir derinliğe sahip. Bu nedenle 55 dakikalık bir süre, söz konusu böyle bir müzik olduğunda yoğun bir etki bırakıyor üzerinizde.

Chromatics’in karanlığı püritenlerinki gibi varoluşçu bir karanlık değil. Daha melodramatik, naifliği ve minimalizmiyle daha melodik, dans pistleriyle daha barışık, zamane bir karanlık onlarınki. Kate Bush’un “Running Up That Hill”ine yaptıkları nefis cover da bunun en açık kanıtı. Bile isteye detone söylenmiş, karanlık synthsizer’larıyla orijinal halinden çok daha dramatik bir atmosfere sahip bu cover, diğer “Running Up That Hill” cover’ları arasından hızla sıyrılacak güçte. Nip Tuck’ta duyulduğundan beri hatrı sayılır bir üne kavuşan “In The City”de grubun en önemli medar-ı iftiharlarından. Grubun 2007 tarihli “Night Drive” ve 2010 tarihli altı şarkılık “In the City” albümleri de keşfedilmesi gereken çok önemli Chromatics şarkılarıyla dolu.

Eğer diskonun karanlık bir köşesinde gözyaşları içinde dansetmek size iyi gelecekse Chromatics de iyi gelecektir. Aşağıdaki şarkıları dinlerken dans pabuçlarınızı ve mendilinizi eksik etmeyin.



11 Aralık 2010

Buradan Taaa Oraya: Gönlünden Ne Uçarsa

Kafe Pi Ailesi yine bir sosyal sorumluluk projesinin içinde yer alıyor: BURADAN TAAA ORAYA: Gönlünden Ne Uçarsa

KafePi Ailesi, 200'ü aşkın çalışanı ve müşterilerinin de desteğiyle 10 okula mont, ayakkabı, kitap, defter, kırtasiye malzemeleri, oyuncaklar ve daha nice gönlünüzden uçan hediyeyi götürüyor.

Aşağıda adı geçen KafePi işletmelerine, gönlünüzden uçan eşyalarınızı bırakın, onlar sizin için yerlerine ulaştırsın:

* Hakkari Şemdinli Anadağ Bölek - KafePi Beşiktaş Bistro
* Bitlis Hizan Beğendik - KafePi Asmalımescit Lounge
* Bitlis Hizan Kalkanlı - KafePi Suadiye Lounge
* Bitlis Hizan Doğrular - KafePi Taksim Rock Bar
* Mardin Derik Çeviker - KafePi Taksim Rock Bar
* Adıyaman Palanlı Köyü İ.Ö.O - Küçük Beyoğlu Fabrika
* Diyarbakır Silvan Köprülübağ - Küçük Beyoğlu Blow
* Balıkesir Pamukçu MHK İ.Ö.O - Küçük Beyoğlu Seven
* Tokat Erbaa Dokuzçan İ.Ö.O - Küçük Beyoğlu Spark
* Erzurum Aziziye Kabaktepe - KafePi Kordon Lounge

9 Aralık 2010

Sophie Ellis Bextor Konseri Davetiye Sorusu!!!

Binboa sponsorluğunda 10 Aralık Cuma günü Babylon'da gerçekleşecek olan Sophie Ellis Bextor konseri için 1 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Yapmanız gereken tek şey şu:

"Sophie Ellis Bextor ile röportaj yapma imkanınız olsaydı hangi soruyu sorardınız?"

Gün bitimine kadar (00:00'a kadar) gelen sorular arasından en güzel soru seçilerek soru sahibi kişi davetiyeyi kapıyor! :)

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

Chromatics Konseri Davetiye Sorusu!!!

Amerikalı elektro-pop üçlüsü Chromatics, 9 Aralık Perşembe gecesi saat 22.00’de müziğini karakterize eden karanlık disko ritimlerini Salon’a taşıyacak.



Topluluğun 2000 yılında Adam Miller’ın tek başına yatak odasında yaptığı kayıtlarla başlayan hikâyesi, kadroya Johnny Jewel, Ruth Radelet ve Nat Walker gibi isimlerin de katılmasıyla devam etti. “Italians Do It” Beter kolektifi aracılığıyla yayımladıkları parçalar, uzun yıllar yalnızca Amerika’nın batı kıyılarında tanınan Chromatics’i, dünya çapında bir hayran kitlesine kavuşturmuştu. 2007 çıkışlı Night Drive albümlerinde yer alan Kate Bush coverları "Running Up That Hill" ve "Healer" gibi parçalarla Chromatics karanlık ve gizemli müziklerinin sadece disko etiketiyle sınırlandırılamayacağını kanıtladı.

İki yıllık bir aranın ardından Kasım ayında yeniden konser vermeye başlayan Chromatics’in İstanbul’daki ilk konseri Music is Fun by Lenovo kapsamında, Bant işbirliğiyle gerçekleştirilecek.

Ve işte tam da bu noktada Chromatics konseri için 1 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor! "Chromatics konserine gitmek istiyorum; çünkü..."nün cevabını en temiz ve en güzel duygularıyla ifade eden kişi davetiyenin sahibi olacak.

Minik paragraflarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

7 Aralık 2010

Haydarpaşa Garı'nda İstanbul

Haydarpaşa Garı’nda Bahar projesi, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti yıl sonu etkinlikleri kapsamında ve Haydarpaşa Garı’nda İstanbul adıyla 10-11-12 Aralık tarihlerinde yeniden İstanbullularla buluşacak.

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği tarafından, Nazım Hikmet’e ölümünün 47. yılında bir saygı, sevgi ve doğduğu topraklardan selam niteliğinde düzenlenen Haydarpaşa Garı’nda Bahar projesi, 3 - 6 Haziran tarihleri arasında İstanbul’un giriş kapısı Haydarpaşa Garı’nı büyük bir kültür-sanat merkezine dönüştürmüştü.

Haydarpaşa Garı’nda Bahar projesi, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti yılsonu etkinlikleri kapsamında ve Haydarpaşa Garı’nda İstanbul adıyla 10-11-12 Aralık tarihlerinde yeniden İstanbullularla buluşacak ve bu kez Haydarpaşa Garı’na özel olarak üretilmiş mekan odaklı performans İstanbul İstanbul ve video mapping gösterisi Yekpare, İstanbullulara bir kez daha unutulmaz deneyimler yaşatacak.

Yekpare…
Yekpare, İstanbul’a özgü, özel bir video mapping gösterisi… 8500 yıllık bir İstanbul hikayesini anlatıyor. Pagan’lardan Roma İmparatorluğu’na, Bizans’tan Latin İmparatorluğu’na uzanan İstanbul’un geçmişi, günümüzün hikayesiyle harmanlanıyor. Haziran ayında Haydarpaşa Garı’nda Bahar kapsamında Candaş Şişman, Deniz Kader ve Görkem Şen’in yarattığı ve Kadıköy yakasından her birimizin gözlerini bir saniye kaçırmadan izlediği Yekpare, İstanbul’un büyüleyici güzelliğini ve derin geçmişini bize bir kez daha hatırlatacak. Yekpare, üç gün boyunca saat 20.00’da Haydarpaşa Garı’nın Kadıköy’e bakan cephesine yansıtılarak yapılacak gösterim ile İstanbullularla buluşacak.

İstanbul İstanbul…
İstanbul İstanbul, yeni bir hayat kurma umuduyla İstanbul’a gelen insanların içine düştükleri yaşam kavgası ve göçün insan hayatındaki farklı etkilerini ele alan mekan odaklı bir performans. Ilgın Abeln ve Gonca Yalçıner’in yönettiği bu gösteri, göçmenlerin yalnızlıklarını, iki dünya arasında kalışlarını, bir yere ait olma ve kabul görme arzularını, özlemlerini, düşlerini ve düş kırıklıklarını, endişelerini, korkularını ve tereddütlerini bize duyurmaya çalışan görsel bir şölen/gösteri/bayram. İstanbul İstanbul üç gün boyunca 16.00 ve 18.00 saatlerinde İstanbullularla buluşacak.

Haydarpaşa Garı'nda İstanbul - Resmi Facebook etkinliği

4 Aralık 2010

The Clientele Konseri Davetiye Sorusu!!!

Jim Beam sponsorluğunda 4 Aralık Cumartesi günü Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan The Clientele konseri için 3 adet çift kişilik davetiye sahibini arıyor!


Sorulan soruya mail atarak doğru cevabı veren ilk 3 kişi davetiyenin sahibi olacak. O halde geçiyoruz soruya:

Aşağıdakilerden hangisi The Clientele grubunun eski elemanıdır?
a) Mark Keen
b) Mel Draisey
c) Innes Phillips
d) Alasdair MacLean

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

3 Aralık 2010

Absynthe Minded davetiye sorusu!

3 Aralık Cuma günü Bronx Pi Sahne'de gerçekleşecek olan Absynthe Minded için 3 adet davetiye sahiplerini arıyor!

Sorulan soruya mail atarak doğru cevabı veren ilk 3 kişi davetiyelerin sahibi olacak. O halde geçiyorum soruya:

"Absynthe Minded'in yayınladığı ilk albümün adı nedir?"

Cevaplarınızı plnekmekci@gmail.com 'a gönderebilirsiniz...

2 Aralık 2010

Elalemin diline düşeceğine İnternet e düş!

fmag: içerik platformu’nun dördüncü konusu GriZine’den

GriZine, Türkiye’deki digital yayıncılığın dünü, bugünü, yarını üzerine internet üzerinden de canlı olarak izlenebilecek bir açık oturum düzenliyor. Matbu fanzinden günümüz bağımsız dijital yayıncılığın telifleri, hakları, içerikleri, dağıtımı ve yeniden düzenlenmesi gereken kavramlar çerçevesinde gerçekleşecek açık oturuma konuşmacı olarak Bilgi Üniversitesi bilgi ağ ekonomisi (Özgür Uçkan), Express, birdirbir.org (Koray Löker), bianet.org (Erhan Üstündağ), futuristika!, Muhteviyat, altZine ve GriZine katılacak isimlerden bazıları.

*Yılmaz Morgül’ün twitter mesajıdır.

Tarih: 07 Aralık 2010, Salı
Saat-Mekan: 20.00, Babil Toplum Kültür Sanat
Süre: 3 saat

fmag: içerik platformu hakkında:
Muhteviyat, altZine, Futuristika! ve GriZine birleşerek kolektif atölye çalışmaları yapmak üzere fmag: içerik platformu’nu yarattı. Aradıklarında bulmak istedikleri kaliteli ve öznel içeriği yaratmaya başladılar. Kolektif oluşumun ilk ayağı olarak GriZine’in 1. yaş kutlamaları konsepti olan “Düş”me çerçevesinde konsept atölyeler serisi düzenlenmeye başlandı.
www.grizine.com/fmag
 
.fc-sectitle { color:#FFFFFF!important; }